Kayıtlar

Kim seçimlerde oy kullanmanın şirk ve küfür olduğunu iddia ederse, bu iddiası şu sonuçları doğurur:

Resim
 Kim seçimlerde oy kullanmanın şirk ve küfür olduğunu iddia ederse, bu iddiası şu sonuçları doğurur: Ya daimi fetva komitesinin şeyhleri, İslâm Fıkıh Konseyi üyeleri ve diğer âlimler, seçimlerin ve demokrasinin mahiyetini bilmiyorlar ve bu konuda bilgisizce fetva vermişlerdir. Bu ise onların ilim ve makamlarına hakarettir ve bir Müslümana yakışmayan bir ithamdır. Ya da bu âlimler, seçim ve oy kullanmanın şirk ve küfür olduğunu bilmişlerdir ama buna rağmen cevaz vermişlerdir. Hâlbuki Allah onları böyle bir şeyden tenzih eder, bu asla düşünülemez. Ya da bu âlimlerin verdiği fetvalar doğrudur ve onlara muhalefet eden görüş yanlıştır. Ya da bu meselede içtihatta bulunmuşlar ama hata etmişlerdir. Bu durumda, konu dinin aslı değil, fıkhî bir içtihat meselesidir. Dolayısıyla buna şirk veya küfür hükmü bağlanmaz. Bu durumda insanları tekfir eden, aşırı ve sert davranmış olur. من زعم أن التصويت في الانتخابات شرك وكفر؛ فإنه يلزم من قوله ما يلي: - إما أن العلماء (مشايخ اللجنة الدائمة، المجمع ...

Son Dönem Alimlerinin Seçimlere Katılmak Hakkında Sakındırmaları

Resim
 Son Dönem Alimlerinin Seçimlere Katılmak Hakkında Sakındırmaları  Allame el-Elbanî rahimehullah şöyle demiştir: ((المشاركة في الانتخابات هو ركون إلى الذين ظلموا ذلك بأن نظام البرلمانات ونظام الانتخابات يعتقد ـ حسب ما أعلم ـ كل مسلم عنده شيء من الثقافة الإسلامية الصحيحة أن نظام الانتخابات ونظام البرلمانات ليس نظاما إسلاميا)) “Seçimlere katılmak zalimlere meyletmektir. Zira Parlemento düzeni ve seçim düzeni, her müslümanın kendisinde bulunan sahih İslam kültürüyle bildiği kadarıyla İslam’ın düzeni değildir.” Yine şöyle demiştir: ((ولكن شتَّان بين ذلك الحكم الذي كان يحكم بمذهب من مذاهب المسلمين الذي أقيم على رأي أحد المجتهدين الموثوق بعلمهم، وبين هذه البرلمانات القائمة على النظم الكافرة التي لا تؤمن بالله ورسوله بل هم أوّل من يشملهم مثل قوله تبارك وتعالى: ﴿قَاتِلُوا الَّذِينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِاللَّهِ وَلَا بِالْيَوْمِ الْآَخِرِ وَلَايُحَرِّمُونَ مَا حَرَّمَ اللَّهُ وَرَسُولُهُ وَلَا يَدِينُونَ دِينَ الْحَقِّ مِنَ الَّذِينَ أُوتُوا الْكِتَابَ حَتَّى يُعْطُوا الْجِزْيَةَ عَنْ يَد...

Cengiz Han'ın "El-Yasek" adlı kanun kitabı ile hükmedip tekfir edilişi'nin tahlili

Resim
Cengiz Han'ın "El-Yasek" adlı kanun kitabı ile hükmedip tekfir edilişi'nin tahlili Hamd âlemlerin rabbine salât ve selâm ise onun rasulune olsun.  Tatar'lar kendilerini İslam'a nisbet etmelerine rağmen biz müslümanız demelerine rağmen, Allah'ın kitabı ile değilde kendi adetleri ve kanunları olan El-Yasek adlı kitapla hükmettikleri için ümmetin alimleri tarafından tekfir edilmişlerdir.  İbn-i Kesir(rh) onlar hakkında şunları söyler:    فمن ترك الشرع المحكم المنزل على محمد بن عبد الله خاتم الأنبياء وتحاكم إلى غيره من الشرائع المنسوخة كفر، فكيف بمن تحاكم إلى " الياساق " وقدمها عليه؟ من فعل ذلك كفر بإجماع المسلمين. Her kim Abdullah'ın oğlu Muhammed sav 'e indirilmiş muhakkem şeriatı terk eder,onun dışında nesh edilmiş olan bir şeriata muhakeme olursa,kafir olur. Peki El-Yasek adlı kitaba muhakeme olup onu Kur'an'a takdim eden'nin durumu nasıl olur? Kim bunu yaparsa müslümanların icması ile kafirdir. [El-Bidaye Ve'n-Nihaye, 17...

TAĞUTA MUHAKEME İLE İLGİLİ ALİMLERDEN NAKİLLER

Resim
 TAĞUTA MUHAKEME İLE İLGİLİ ALİMLERDEN NAKİLLER 1.NAKİL İbn Hazm (r.a.)  Tağuta Muhakeme Meselesi Hakkında şöyle demektedir:  فَيُمْكِنُ أَنْ يَكُونَ هَؤُلَاءِ الَّذِينَ أَرَادُوا التَّحَاكُمَ إِلَى الطَّاغُوتِ لَا إِلَى النَّبِيِّ مُظْهِرِينَ لِطَاعَةِ رَسُولِ اللهِ ﷺ عُصَاةٌ بِطَلَبِ الرُّجُوعِ فِي الْحُكْمِ إِلَى غَيْرِهِ غَيْرَ مُعْتَقِدِينَ لِصِحَّةِ ذَلِكَ، لَكِنْ رَغْبَةً فِي اتَّبَاعِ الْهَوَى فَلَمْ يَكُونُوا بِذَلِكَ كُفَّارًا بَلْ عُضاةً فَنَحْنُ نَجِدُ هَذَا عَيَانًا عِنْدَنَا فَقَدْ نَدْعُو نَحْنُ عِنْدَ الْحَاكِمِ إِلَى الْقُرْآنِ وَإِلَى سُنَّةِ رَسُولِ اللهِ ﷺ الثَّابِتِ عَنْهُمْ بِإِقْرَارِهِمْ فَيَأْبَوْنَ ذَلِكَ وَيَرْضَوْنَ بِرَأْي أَبِي حَنِيفَةَ وَمَالِكِ وَالشَّافِعِي، هَذَا أَمْرٌ لَا يُنْكِرُهُ أَحَدٌ، فَلَا يَكُونُونَ بِذَلِكَ كُفَّارًا "Şu, Rasûle itaati izhar ettikleri halde Nebi'ye değil de tağuta muhakeme olmak isteyen kişilerin, yaptıklarının sıhhatine itikat etmeden hükümde başkasına rücu etmelerine rağmen, hevâlarına uymakla ; ____________...